19 Aralık 2019 Perşembe

YETİŞKİN ÇOCUKLAR KİTAP YORUMU

Yazar: Doğan Cüceoğlu

Sayfa Sayısı: 252

Yayın Evi: Remzi Kitabevi

YETİŞKİN ÇOCUKLAR KİTAP YORUMU

Bedenen gelişmiş ama duygusal olgunluğa erişememiş insanların anlatıldığı Doğan Cüceloğlu kitabı. "aile ortamı ve çocuk yetiştirme üzerine yakup bey'le söyleşiler" alt başlığından da anlaşılacağı üzere, söyleşilerden oluşuyor. "bu kitap, aslında bildiğimiz, fakat üzerinde düşünme gereğini pek duymadığımız bir öyküyü anlatıyor. bu öykünün kahramanlarını tanıdıkça çocukluğunuzu, ailenizi, çevrenizdeki insanları, en önemlisi de kendinizi daha iyi anlayacaksınız." deniyor.
Bende bu söze imzamı atarım kesinlikle doğru. Bu kitabı anne ve baba olan her ebeveyn okumalı. Bu kitap sayesinde kendimizdeki eksiklikleri fark ediyoruz. Hatta fark etmek ile kalmayıp, bu eksikliğin neden kaynaklandığını dahi anlıyoruz. Aslında kitap hakkında yazı yazmak yerine altını çizdiğim ve çok etkilendiğim paragrafları buraya yazayımda sizde kitap hakkında bilgiyi. Kitabın paragraflarından anlayın. Çünkü bu kitabı en iyi anlatan cümleler bence yine kitabın içinde yer alan cümlelerdir...

İnsanın çocukluğu sağlıklı ise ve geliştiren bir aile içinde koşulsuz sevgi içinde
büyümüşse, yaşamın en zor koşulları altında bile akıl sağlığını korur ve mutlu olabilir.
Eğer çocukluğunda koşullu sevgi ile büyümüş ve utanca boğulmuşsa,
ilerde en iyi koşullar altında bile mutlu olamayacaktır." (Sayfa 97)
 Mutlu yetişen çocuklar, olayların çoğunda mutlu olunacak bir yön bulurlar. Mutsuz yetişen insanlar ise, olayların çoğunda mutsuz olunacak bir yön bulurlar. Onları mutlu edecek olayların sayısı yok denecek kadar azdır. (sayfa 93)
Yakup Bey, "Sağlıklı ilişkide çatışma olur," diye söze başladı ve gülerek "Eşler arasında çatışma olmayan sağlıklı aile yoktur,"diyerek sözünü bitirdi.(Sayfa 193)
Yanı sözün özü: Bütün anne ve babaların hatta öğretmenlerin, anne-baba adaylarının okuması gereken muhteşem bir kitap . Bir başucu kitabı çok faydalı ve her şey çok doğru anlatılmış...



Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

28 Kasım 2019 Perşembe

SİVRİHİSAR GEZİSİ (EGE BÖLGESİ GEZİSİ 5. KISIM)

Merhabalar sevgili okurlar bugün sizlere Ege Bölgesi Gezisi yazı dizimin son kısmı olan Sivrihisar gezisini paylaşmaya geldim. Evet evet biliyorum biraz geç kalmış bir post; ama olsun geç olsunda güç olmasın diyelim ;)

SİVRİHİSAR GEZİSİ


Sivrihisar: Tarih süresince pek çok medeniyetlere ev sahipliği yapmış. Anadolu'daki ilk yerleşim yerlerinden biri. Nasrettin hocası, Hızır beyi, Yunus Emresi gibi bir çok aliminde bulunduğu şehirler arasındaymış. Biz İzmir dönüşü ikindi vakti uğradığımız için öyle her yerini gezmek mümkün olmadı. Ama bu kısa süre zarfında bulunmak bile bu güzel şehrin aklımda kalmasına sebep oldu. Yine tekrardan uğrayıp, bu sefer her yerini sindire sindire gezmek istiyorum.

SİVRİHİSAR GEZİSİ

Bizim gördüğümüz yerler Ermeni kilisesi olarak bilinen asıl adı Surp Yerrortutyun olan kiliseyi, Saat kulesi ve Metin Yurdanur açık hava müzesini gezdik. Gezdiğimiz yerleri videoya çekmiştim. Onları düzenledim. İzlemek isteyenler için videoyu aşağıya bırakıyorum. 




Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

5 Kasım 2019 Salı

İPEK SOKAĞI KİTAP YORUMU

Yazar: Asalet Salgınoğlu

Sayfa Sayısı: 192

Yayın Evi: Meriç

İPEK SOKAĞI KİTAP YORUMU


Merhabalar arkadaşlar, bugün sizlere 2 günde okuyup bitirdiğim çerez tadındaki İpek sokağı adlı kitabı paylaşmaya geldim. Bu kitap özellikle genç kızların bayılacağı cinsten harika bir kitap. Üstelik okuması da çok basit.
İpek sokağının baş kahramanı Aylin Ankaralı ama iş sebebi ile Eskişehir de yalnız başına yaşayan bir kadın. Bir gece yarısı karşı komşusunun evinde yaşanan aile dramı sebebi ile karşılaştıkları polis memuru ile başlayan bir ilişki ve bu ilişki sonucu nişanlanma ve evlilik serüvenlerinin yer aldığı bir kitap. Üstelik eşinin tayini Şanlıurfa'ya çıkınca oraya yerleşiyorlar. Yazar Şanlıurfa'nın havasını gezilecek tarihi yerlerini de öyle güzel anlatmış ki kitabı okurken sende Aylin ile birlikte oraları geziyormuş gibi hissediyorsun. 

Kitabın serisi olacakmış. Yazar instagram sayfasından ikinci kitabın geleceğini bildirmiş. 2. kitabını da okumak istiyorum. Çünkü kitap biterken hani yazımın başında da yazdığım gibi karşı komşusunda bir aile dramı yaşandı yazmıştım ya; İşte o olaydan sonra bir daha haber alamadığı komşusundan mesaj geliyor. 
''İpek sokağında yitirilmemiş, kaybedilmemiş tek dostumsun. 
En kısa zamanda görüşmek üzere. 
DİLEK... ''diye...

Kitaptan altını çizdiğim yerlerin bir kısmı:

Herkesin hayatında fosforlu renkler yok ve hatta herkesin gökkuşağında yedi renkte yok. Hatta bazılarının gökkuşağı da yok.
Of meğer evlenirken ne çok acırmış kapandı zannedilen yaralar. Şakır şakırda kanarmış, yıllardır bu kadar gömülmedim babamlı mevzulara. 

İpek Sokağı kitabı herne kadar başlangıcı acıklı bir olay ile başlasa da aile sıcaklığını öyle güzel anlatmış ki. Kitabı okurken seninde içinde bir huzur, suratında da anlamsızca bir gülümseme ile okuyorsun. Hatta zaman zaman üzülüp göz yaşlarına hakim dahi olamıyorsun...

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

28 Ekim 2019 Pazartesi

TEHLİKELİ OYUNLAR KİTAP YORUMU

Yazar: Oğuz Atay

Sayfa Sayısı: 474

Yayın Evi: İletişim




Tehlikeli Oyunlar kitabı; Araya pek çok kitabı da sığdırarak ve uzun bir ara vererek sonunda bitirdim. Bir süredir okuduğum kitaplarda fark ettiğim bir husus var: Bazı kitaplar öyle dolu ki elinizden gelse kitabın her sayfasından alıntı yapmak istiyorsunuz. Hatta bence bazı kitaplar öyküsünden çok cümleleri, dili ve üslubu için okunuyor. Tıp ki “Tehlikeli Oyunlar” kitabı gibi...

Peki bu kitap ne anlatıyor? Diye soracak olsak herhalde aşağı yukarı kitabı okuyan herkes “Hikmet Benol ismindeki bir adamın hayatından kesitler” cümlesinde hemfikir olacaktır. Kitapta Hikmet’in evliliğinden, karısı Sevgi’den, sevgilisi Bilge’den, komşularından, arkadaşlarından kısacası bir bireyin sıradan günlük yaşamından bahsediliyor. Peki Hikmet Benol mühim bir adam mıdır? Cevabımız kocaman bir “hayır” olacak. Peki Oğuz Atay nasıl oluyor da sıradan bir adamdan 474 sayfalık hacimli bir roman çıkartabiliyor. Üstelik bu roman hemen her satırıyla dolu dolu ve her satırıyla okunmaya değer oluyor. O da Oğuz Atay farkı diyebiliriz. Oğuz Atay’ın ironik dili kitabın her satırına sinmiş durumda. Zaman zaman kendine göndermeler yapıyor ki bence bu göndermelerden en güzeli şu satırlar:

“Beni okumayı sakın ihmal etmeyin, bütün kitapçılarda bulunuyorum, bu herif de ne konuştu -deli midir nedir- böylesini de hiç görmemiştim şekerim adam bir türlü susmak bilmiyor demeyin arkamdan olur mu?”(s.319)

“beni şimdiye kadar otuz yedinci sayfaya kadar okudular, sıkılıp ellerinden bıraktılar, o sayfam açık öylece kaldım, o sayfada sarardım…” (s.318)

Yukarıdaki alıntılardan da anlaşılacağı üzere kitap, bilinç akışı yönteminin büyük ustalıkla kullanıldığı bir eser olmasından dolayı okuyucu biraz zorlayabilir. Eğer kitabı okurken kafanız başka bir yerdeyse hemen metnin dışına atılırsınız. Çünkü, bir paragraf önce Oğuz Atay’ın size bir şeyler anlattığını sanırken bir paragraf sonra konuşma Hikmet Benol’un cümlelerine dönebilir. Albayın her an Hikmet’in içinde ve dışında olması da okuyucuyu gerçeklik bakımından yorabilir. Bazı yerlerinde Albayın varlığını sorgulayabileceğiniz gibi bazı yerlerinde Hikmet’in bile varlığını sorguluyorsunuz; aslında bunların hepsi bir oyundan ibaret mi diye düşünebilirsiniz....

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

10 Ekim 2019 Perşembe

ZİR VADİSİ GEZİSİ

Ankara Sincan Yenikentte bulunana Zir vadisinde önce havuzunda yüzüp, aqua parkında eğlenir daha sonrada. Kenarında dere geçen; sizler için ayarlanmış piknik alanlarında mangallarınızı yapabilir. Veyahut semaverinizi yakabilirsiniz. Akşam saatlerinde ise canlı müzik dinleyerek serin ve sakin bir akşam geçirebilirsiniz.


ZİR VADİSİ GEZİSİ

Hafta sonlarınızı eğlenceli bir hale getirecek küçük şirin bir yer. Tüm Ankaralılara tavsiye ederim. İsterseniz şimdide sizler için hazırladığım videomu izleyebilirsiniz.....



Böylece Ankarada gezilecek yerler yazı dizimime bir yenisini daha eklemiş oldum. Devamı gelecek arkadaşlar. Bu arada bana ''Ankara'nın şurası da güzel istersen orayı da gez ve burada paylaş'' dediğiniz yerler varsa yorumdan bana iletebilirsiniz. Yazdığınız yere en kısa sürede gidip, orayıda buraya eklerim...

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

28 Ağustos 2019 Çarşamba

DUMLUPINAR ŞEHİTLİĞİ GEZİSİ (Ege Bölgesi Gezisi 4. Kısım)

Merhabalar arkadaşlar bugün sizlere Ege Bölgesi yazı dizimin 4. ile karşınızdayım...
Kütahya İlinin Dumlupınar ilçesi sınırları içerisinde yer alan Dumlupınar şehitliğini birlikte gezmeye ne dersiniz?

Dumlupınar şehitliği; Kütahya il merkezine 83 km. Dumlupınar ilçe merkezine ise 3 km mesafede bulunmaktadır. 

DUMLUPINAR ŞEHİTLİĞİ GEZİSİ

Başkomutan Meydan Muharebesi 26 Ağustos 1922’de Afyonkarahisar-Kocatepe'den başlamış, 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar'da büyük zaferle sona ermiştir. Dumlupınar Şehitliği, Kurtuluş Savaşı boyunca tüm cephelerde şehit düşen vatan evlatlarının anısına, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yaptırılarak, Büyük Taarruz’un 70. yıl dönümü olan 30 Ağustos 1992 tarihinde büyük bir törenle ziyarete açılmıştır.

DUMLUPINAR ŞEHİTLİĞİ GEZİSİ


Şehitlik, Üç Komutan Anıtı, Milisler Anıtı, 500 kişilik sembolik şehit mezarları ve kitabeleri, Şehit Baba-Oğul Anıtı, Mehmetçik Anıtı, Namazgâh ve Şadırvan’dan oluşmaktadır.

Milisler Anıtı, Millî Mücadele döneminde şehit düşen sivil vatandaşlarımızı sembolize eden bir anıttır.

Üç Komutan Anıtı, Millî Mücadele’mizin üç büyük komutanı olan Atatürk, İsmet Paşa ve Fevzi Çakmak anısına yapılmıştır.

DUMLUPINAR ŞEHİTLİĞİ GEZİSİ

Mehmetçik Anıtı, Millî Mücadele’de süngüsünü takmış düşman üzerine saldırmaya hazır binlerce Mehmetçiğimizi sembolize eden bir anıttır.

Biz şehitliği çocuklar ile birlikte gezip, orada yatan Şehitlerimiz için dualarımızı ettik. Sizlerde buradan o şehitliği gezmek isterseniz. Aşağıya bıraktığım videoyu izleyerek gezip, şehitlerimiz için dualarınızı edebilirsiniz...



Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

26 Ağustos 2019 Pazartesi

KUŞADASI PYGELA PLAJI (Ege Bölgesi Gezisi 3. Kısım)

Merhabalar sevgili okurlar, bugün sizlere Ege Bölgesi Gezisi yazı diziminin devamını paylaşmak istiyorum...
"Ege Denizine Kadar gelipte denize girmeden olmaz" dedik. Ve Denize gireceğimiz yeri Kuşadası olarak belirledik. 
Kuşadası Pygela (kuştur plajı): Aydın İlinin Kuşadası ilçesinde yer almakta ilçe merkezinin 5 km kuzeyinde bulunmakta. 
Pygela ismini o bölgede Pygela antik kent bulunduğu için ismini pygela plajı olarak almış. Plaj tamamen ince kumlarla kaplı. Denizi sakin ve dalgasız. Zaten çocuklu ailelerin o sebepten en çok tercih ettikleri yer. Hafta sonları çok kalabalık. Biz hafta içi gittiğimiz için çok kalabalık değildi.

KUŞADASI PYGELA PLAJI


Pygela Plajı ücretsiz ve halka açık plajlardandır. Sadece Şezlong ve şemsiyelere ücret alınmakta. Kuştur Club Holiday Village adındaki tatil köyünün yakınında bulunuyor. Zaten o sebepten plajın diğer bir adı da Kuştur Plajı. Bu plaja genellikle otelin müşterileri yada bizim gibi günü birlikçiler gitmekteymiş...


KUŞADASI PYGELA PLAJI

Sabah erken saatlerde gidip, önce yakınındaki pikniklik alanda kahvaltımızı yaptık. Oranın ismi ne? bilmiyorum. ;) (Bilen kişiler varsa; bilgilendirirse sevinirim.)
Sonrada denize gidip, bol bol yüzüp, güneşlendik. Biz ailecek denizi çok seven kişiler olduğumuz için denizdeyken vakit nasıl geçti anlamıyoruz bile.
Bu arada kızım bu sefer deniz soğuk olduğu için denizde bulunmakta hoşlanmadı. Babası kızımı denize sokunca ağladı. Bu postun en altındaki videoda yer almakta izleyebilirsiniz. :)
Onun yerine kumda bol bol oynadı. Kumsalı ince kumla kaplıydı. Hatta eniştesi Efe ile Emir'i  kuma dahi gömdü. :)


KUŞADASI PYGELA PLAJI

İsterseniz o gün neler yaşadığımızı, nasıl yerlere gittiğimizi görmek için sizler videoyu izleyin. :)

Devamı gelecek....




Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

25 Temmuz 2019 Perşembe

EYMİR GÖLÜ GEZİSİ

Bir zamanlar ODTÜ arazisi içinde kaldığından ODTÜ Gölü olarak da bilinen Eymir Gölü, 70’ten fazlası üreyen olmak üzere 200’ün üzerinde kuş türüne de ev sahipliği yapıyor. Ankara’nın Gölbaşı ilçesi sınırları içinde bulunuyor. Esasen göl, bir akarsu yatağı. Mogan, İncesu ve Eymir derelerinin aktığı vadinin alüvyonla dolması sonucu oluşmuş bir yer. Ancak denizi olmayan Ankaralılar için hafta sonlarını bol bol yürüyüş yapıp temiz hava alabilecekleri ender yerlerden biri...

EYMİR GÖLÜ GEZİSİ



Son kalan vahalardan biri olan Eymir Gölü, özellikle son yıllarda daha da artan gökdelenlerin arasında hapsedilmiş ve gökyüzüne hasret Ankara için adeta bir akciğer! Saklı bir cennet! Yaklaşık 12 kilometrelik gölün çevresindeki yol, Ankara’da yürüyüş yapanlar ve bisiklet kullananlar için en gözde mekânlardan birisi ve harika bir parkur konumunda bulunmakta. Bizde ailecek bir hafta sonu bu gölde yürüyüşler yapıp, biskletler sürdük. Son olarak "bağ evi resteurantta" yemek yiyip, geri döndük.


EYMİR GÖLÜ GEZİSİ


 Eymir gölü çevresinde yürürken çektiğim görüntüleri birleştirerk bir video daha hazırladım. Videoyu yine buraya bırakıyorum. Bu arada ben bu youtebe işini sevdim. Video hazırlamak eğlenceli. Ama yanlız takipçim orada çok az olduğu için video düzenleme işini biraz ağırdan alıyorum. Takipçilerim yükselirse daha çok videolar gelecek haberiniz olsun ;)



Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

18 Temmuz 2019 Perşembe

İZMİR KORDONDA YÜRÜYÜŞ (Ege Bölgesi Gezisi 2. Kısım)

Merhabalar arkadaşlar; bugün sizlerde İzmir Alsancakta yer alan İzmir kordon sahili gezisinden bahsetmek istiyorum. İzmir'de gezilecek yer çok, ancak biz öyle her yerini kısıtlı zaman ve çocuklar ile gezdiğimiz için göremedik. Neyse bu bir başlangıç olsun. İnşallah başka zaman başka güzelliklerini görür ve gelir burada sizlerle de paylaşırım.

İZMİR KORDONDA YÜRÜYÜŞ

İnstagram hesabımda da;  ''İzmir'e kadar gidilip neresini görmeden ve ne yemeden dönme'' dediğiniz neler varsa yazsın. Diye sorduğumda da büyük çoğunluk İzmir kordonda yürümeden boyozunu ve kumrusunu yemeden dönme diye yazmıştı. Bizde kordonda yürüyüşümüzü yaptık boyozunu yedim, ancak kumrusunu yemek nasip olmadı. İnşallah bir daha gittiğimde de kumrusunu yerim...



İZMİR KORDONDA YÜRÜYÜŞ


İzmir’de yer alan Kordon denizin ve hayatın birleştiği bir nokta.Kordon da akşam bir başka güzel. Gemiler, yatlar, vapurlar usulca geçerken sahilden; rüzgarın uğultusu eşliğinde bir bardak çay günün yorgunluğunu atmak çok iyi bir kaçamak...

Şiirlere ve şarkılara esin kaynağı olmuş, romantik günbatımı, imbatı, barları, kafeleri, balık lokantaları, şık mağazaları, geçit törenleri, koşu ve bisiklet parkurlarıyla ünlü Alsancak semti İzmir’in en popüler gezi ve eğlence merkezi haline gelmiş durumda...

İZMİR KORDONDA YÜRÜYÜŞ

Biz İzmir Kordonda Anafartalar caddesi, cumhuriyet meydanında yürüyüşler yapıp. Çimler üzerine yayılıp çay içerek çekirdek çitledik. Pardon pardon İzmir deyimiyle çiğdem çitledik ;) Bu arada bilmeyenler için yazıyorum. İzmir'de çekirdeğe çiğdem deniliyormuş Hatta sokak satıcısı dahi ''Çiğdem! Çiğdem! Çiğdem almak isteyen var mı?'' Diyerek satış yapıyordu...
Yukarıdaki fotoğraf kareside bizim 4 kafadar afacan kuzenler. Bu karenin içine Miray'ıda koymaya çalıştık ama huysuzluğu üzerinde olduğu için durmadı...
Yine kordonda gezerken karşılaştığımız görüntüleri çekmiştim. O çekimleri birleştirerek bir video düzenledim. İzlemek istersiniz diye aşağıya bırakıyorum. 




Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

12 Temmuz 2019 Cuma

AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER (Ege Bölgesi Gezisi 1. Kısım)

Merhabalar arkadaşlar buraları yine boşladım; farkındayım... Ancak bildiğiniz üzere buraya yazmak zaman ve emek istediği için öyle kolay kolay yazılamıyor. Neyse efendim geç olsun ama güç olmasın der ve konumuza geçelim... Bu seneki tatilimizi İzmir'e gittik. (beni instagramdan takip edenler bilir.) Kız kardeşimin yanına gittim. O sebepten bu seneki tatilimiz hemi ziyaret hemi gezi şeklinde oldu. Bence çokta güzel oldu.Yine her sene yaptığımız gibi yol güzergahımızda olan şehirleri gezerek gittik. 
AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER

Ege Bölgesi gezisi yazı dizime ilk Afyonkarahisar ile başlamak istiyorum. Afyonkarahisar tarihten bugüne pek çok farklı medeniyete ev sahipliği yapmış. Kurtuluş Savaşı zamanlarındaki konumuyla da ülkemizin tarihi açısından oldukça önemli bir konumda bulunuyor. Tarihteki yerinin yanında doğal güzellikleri ve termal olanakları ile öne çıkan şehirde gezilip görülecek çok sayıda yer mevcut. Ancak biz yol üzerinde durakladığımız bir yer olduğu için bilindik birkaç yerini gezebildik. Ancak bu şehir en az 3 gününü vermeniz gereken gezilesi ve görülesi bir yer...

AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER


Yine sabah erken saatlerde kahvaltı dahi yapmadan yola çıktığımız için kahvaltımızı yol üzerinde ormanlar içinde yer alan ''Köroğlu et mangal çay kahvaltı'' da yaptık!


AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER


Sucuklu yumurta, tahin, kaymak ve diğer ürünlerle zengin bir kahvaltı. Çaylar ve havası güzel, fiyatlar ortalama Bence yol güzergahında gidilebilecek harika bir yer. 
AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER

Afyonun merkezinde Anıtpark’ın içinde yer alan anıt; Avusturya’lı heykeltıraş Krippel’e yaptırılmış ve 24 Mart 1936 tarihinde büyük bir törenle, İsmet İnönü tarafından açılmıştır. Kurtuluş Savaşı anısına, taş kaide üzerine galip gelen Türk askeri ve yenik düşen düşman askerini betimleyen bronz heykel bulunmaktadır. Taş kaidenin dört tarafına da, savaşla ilgili bronz kabartmalar işlenmiş.

AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER


Tarihte keşfedilmeyen kale olarak da bilinen Afyon Kale’si şehirde uğramanız gereken bir başka yer kesinlikle. (Yukarıdaki fotoğraf karesinde en tepede gözüken bayraklı yer.) Volkanik bir kaya üzerinde yüksekliği 226 metre civarında olan kale aynı zamanda Hitit İmparatoru II. Murşil’in Arzava savaşında kullandığı kaledir. Bizde Zafer anıtında ve parkında soluklandıktan sonra kaleye çıkmak için yola koyulduk.
AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER
Karahisar kalesine çıkarken Afyonun ilk yerleşim yerleri olan tarihi konakların içinden geçiyorsunuz. Böylece Afyon tarihi konakları da gezme şansımız oldu.

 Afyonkarahisar şehrinin eski yerleşim yerlerindeki mahalleler doğal bir doku oluştururken, kentin geçirdiği yangından (1902) sonra kurulan mahalleler, ızgara şeklinde dik kesişen sokaklardan oluşmaktadır. Sit alanı olarak belirlenen bu mahallelerde çok düzgün ve akılcı şehircilik planlaması görülmekte...

Afyonkarahisar şehrinde 1902 yılında çıkan büyük yangından sonra 6 ayda planlanan ve 3 yıldan kısa sürede bitirilen bu binaların hiçbiri birbirine benzemediği gibi, birbirlerinin görüntülerini de engellememekte. Gün ışığını en iyi kullanan ustalar, güney ve kuzey rüzgârlarından da en iyi şekilde yararlanmışlar. Restore edilerek turizme kazandırılan tarihi Afyon Evleri restaurant, cafe, butik otel olarakta hizmet vermektedir.

AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER


Afyonkarahisar şehir merkezinde volkanik özellikli, yerden yüksekliği 226 metre olan doğal yükseltili bir kaya kütlesi üzerindedir. M.Ö. 1350 yıllarında Hitit imparatoru II. Murşil zamanında Arzava seferinde mustahkem mevki olarak kullanılmıs olan kale önce Hapanuva; Roma ve Bizans dönemlerinde Akroenos; Selçuklular’dan itıbaren ise Karahisar adı ile anılmıştır.
Afyon Kalesi toplamda 550 basamaktan oluşmaktadır.

AFYONKARAHİSARDA GEZİLECEK YERLER




"Düzlükte, gelip geçse de yol, Afyonkarahisar'dan
Ey yolcu, görünmez Afyonkarahisar, istasyondan
Şayet vaktin olursa tırman Kale'ye
Bak Afyonkarahisar'a gökyüzünde bir balkondan"

Diyor Ozan Arif Nihat Asya dizelerinde. Gerçekten de bir kentle, şairlere, alimlere, sanatçılara, mescitlere, mahallelere adını veren , destanlarda, efsanelerde, türkülerde, manilerde kuşaktan kuşağa aktarılan, yerden tam 226 metre yükseklikteki trakit bir kaya kütlesi üzerine kurulmuş bulunan Karahisar Kalesi için "Gökyüzünde bir balkon" dan başka nasıl bir nitelendirme yapılabilir ki?

AFYONDA GEZİLECEK YERLER

Biz 3 çocukla bu kaleye çıkabildiysek herkes çıkabilir. Bence yolu düşen herkesin gidip, uğraması gereken Afyonun en önemli simgesi haline gelen karahisar kalesine çıkılması gerekiyor. Afyonda gezip gördüğümüz yerler bu kadar. Umarım başka zaman yine yolumuz düşer ve görmediğimiz keşfetmediğimiz diğer yerlerinide görürüz. Bu arada afyonda gezerken çektiğimiz videoları birleştirerek birde video hazırladım. İzlemek isterseniz aşağıda....





Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

28 Mayıs 2019 Salı

TAM KIVAMINDA KOLAY TİRİLİÇE TARİFİ

Son zamanların en çok tercih edilen lezzetleri arasında yer alan bu enfes tatlı tüm dünyada popülerlik kazanmış durumda. Yumuşak keki, karamel sosu ve muhteşem görüntüsü ile 7'den 70'e herkesin sevdiği bu tatlıyı artık evde yapmak da son derece kolay. İşte tarif!

Orijinal Trileçe Tarifi

Bu hafif ve lezzetli tatlıyı daha önce denemediyseniz, şimdi tam sırası. Lezzeti tutturamam diye düşünmeyin bu kolay tarife uyduğunuz sürece sonuç garanti! (Orjinal tarifinde keçi sütü manda sütü ve inek sütü birlikte kullanılıyor. Bulursanız daha lezzetli olur. Ama yok bulamaz iseniz de dert değil. Benim tarifimi birebir uygularsanız lezzetinden bir şey kaybetmiyor.)

TAM KIVAMINDA KOLAY TİRİLİÇE TARİFİ

Tiriliçe Malzemeleri

  • 5 adet yumurta
  • 1 su bardağından 1 parmak eksik şeker
  • 1,5 su bardağı un
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya

Sütlü sosu için;

  • 3,5 su bardağı süt
  • 3 yemek kaşığı toz şeker
  • 200 g sıvı krema


Üzeri için;

  • 1 paket krem şanti
  • Ve hazır karamel sos kullandım. Siz isterseniz karamel sosunuda kendiniz hazırlayabilirsiniz.

Tiriliçe Nasıl yapılır?

Kek için öncelikle şeker ve yumurtaları yaklaşık bir beş dakika kadar çırpalım. (iyice çırpmazsak yoğun yumurta kokusu olur)

Daha sonra diğer malzemeleri de ekleyip tekrar çırpalım. Yağlı kağıt serili orta boy bir tepsiye hamuru iyice yayıp önceden ısıtılmış 180 derecede keki pişirip soğumaya bırakalım.
Bu arada keki ıslatmak için sosumuzu hazırlayalım. Süt, sıvı krema ve şekeri çırpma kabına alıp köpürene kadar çırpalım ve kek soğuyana kadar buz dolabında bekletelim.
Soğuyan keki yağlı kağıttan ayırıp tepsiye ters yönüyle koyalım.
Bir çatal yardımıyla delikler açalım ve sosun hepsini eşit bir şekilde kekin üzerine dökelim.
1 paket krem şantiyi paketin üzerimde yazdığı gibi hazırlayalım.

TAM KIVAMINDA KOLAY TİRİLİÇE TARİFİ

Krem şantiyi üzerine sürelim. Karamel sosu da üzerine gezdirelim kürdanla şekil verelim. Dolapta dinlendirdikten sonra soğuk soğuk servis edelim. Afiyet olsun:)

Balkanlardan gelen bu lezzetten bir dilim yemek kesinlikle sizi kesmiyor. Kalori olarak ağır ancak yerken çok hafif gelen tatlıdan bir kez yiyen hemen peşinden kısa sürede bir kez daha yemek isteyecektir. Çünkü tiriliçe insanda bağımlılık yapıyor! ;)

Yapacak olanlara şimdiden kolay gelsin ve afiyetler olsun!

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

17 Mayıs 2019 Cuma

BAŞARIYA GÜLÜMSE KİTAP YORUMU

Yazar: Sıtkı Aslanhan

Sayfa Sayısı: 260

Yayın Evi: Çınaraltı

BAŞARIYA GÜLÜMSE KİTAP YORUMU


Merhabalar sevgili okurlar bugün sizlere aylar önce okuduğum; ancak bir türlü buraya yazmaya fırsatımın olmadığı bir kitabı paylaşmaya geldim. Sıtkı Aslanhan'ın ''Başarıya Gülümse kitabı'' 

Başarıya gülümse kitabında; başarılı olmak için tavsiyeler veren ve sizi motive eden bir kişisel gelişim kitabı. Sohbet tarzında yazılmış olan bu kitap birkaç başlık altında bize başarıya nasıl ulaşacağımızı anlatıyor. Kitabın özdeyiş, şiir ve ayetlerle süslenmiş olması kitabı zenginleştirmiş. Bir kişisel gelişim kitabı olmasına rağmen okurken sizi sıkmadan anlatmak istediklerini samimi bir dille anlatıyor.


“ İnsan bedenini bir başka varlığın bedeninden ayıran en önemli özellik, içimizdeki ruhtur.
Herkesin bedeni öldüğünde çürüyor.
Bizi de toprağın altına koyduklarında biz de birkaç ay içerisinde çürüyüp gideceğiz.
Eğer bizim bedenimiz bir anlam ifade ediyor olsaydı bedenimizin çürümemesi lazımdı.
İnsanı diğer canlılardan ayırt eden en önemli özellik, içinde var olan ruh...
İçindeki ruh beslenmeyince, dışarıdaki görüntü de çöküntü halinde oluyor.
Üç-beş gün yemek yemediğiniz zaman;
halsizlik, yürüyememezlik, kollar, baş,gövde, her şey bitmiş vaziyette bir görüntü sergilersiniz.
İşte içimizdeki ruhumuzu da ideallerle, hayallerle, amaçlarla, gayelerle, uğruna ölümü göze alabilecek kadar büyük ideallerle beslemezsek bir süre sonra ruhumuzun öldüğünü hissederiz. İçimizdeki ruh öldüğü zaman, belki de sayıları milyonlarla ifade edebilecek kadar çok olan yaşayan ölülere döneriz. Varlığıyla yokluğu, yaşamadıysa ölmesi arasında hiçbir fark olmayan insanlara döneriz.”


Diyor kitabında Sıtkı Aslanhan.

Haykırmak istediğim tüm cümlelerin özeti mahiyetinde bu satırlar...

Hedefi olanları özellikle sınav psikolojisinde olan her insana bir çok konuda oldukça güdümleyecek bir eser, Başarıya Gülümse.

Bu alanda okuduğum en iyi eserlerden biri.

İnsana pozitif enerji veren ve zihninde barındırdığı hayalleri tozlanmaya terk edilmiş raflardan indirme cesaretini kendinde bulamayanlara arkasından sıcak ve samimi bir elin dokunuşuyla ‘ben burdayım, seninleyim, sana destek olmaya geldim. Kimsenin sana giydirmeye çalıştığı kılıfa bürünme, sakın korkma sen başaracaksın, yeter ki iste ve çabala, çabaladığın hiçbir şeyin boşuna gitmediğini denemeden göremezsin’ cümleleriyle insanı önce kendine getiren daha sonra itekleyen bir dost gibi geldi yüreğime...

Ne iyi geldin.

Bu hayatta en güzel şeylerden biri de, birilerin ruhuna ilaç olmak değil mi?

Eflatun’un da dediği gibi;

‘Gövdeyi öldürenden çok, ruhu öldürenden korkun. Ölümlerin en korkuncu ruhun ölümüdür.’


Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

2 Mayıs 2019 Perşembe

EMİR'İN 13 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI

Emir bu senede doğum gününü tıp ki diğer senedeki doğum günü gibi arkadaşları ile kutlamak istedi. Ben yine pasta ve çocukların sevdiklerinden oluşan yiyecekleri hazırlayıp, bir doğum günü tertipledim.

13 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI

Benim il göz ağrım bu sefer öyle süper kahramanlar olmak istemedi. Onun yerine kendi olmak istedi. Pastanın üstüne ise 'ilk göz ağrım' yazısını yazmamı o istedi. Büyüdükçe istekleri ve tercihleri oluyor. Eskiden olsa idi konsepti benim belirlediğim seçenekler içinden birini seçer. Sonrada gerisine karışmazdı. Şimdi ise her konuda fikrini söyleyip, nasıl bir doğum günü olmasını isteğini tek tek dile getirdi.


13 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI

Her seneki kutlamalardaki fotoğraflarda biraz daha boyu benim boyuma yaklaşıyor. Benim asi prensim, ilk göz ağrım iyiden iyiye kocaman olmaya başladı. Şimdi bu satırları yazarken düşündümde 20 li yaşlarını görüp, o yıllardaki doğum günlerindeki yazılarını nasıl yazarım ki? Bu yaşlarda iyiden iyiye duygusala bağlamaya başladıysam oğluşumun 20 li yaşlarındaki halimi düşünemiyorum. Herhalde iyiden iyiye sulu gözlü olurum herhalde. Neyse Allah o günleride göstermeyi nasip etsinde ben bu şekilde sevinçten ağlamaya razıyım.

13 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI

Benim bu dünyadaki tek servetim olan evlatlarım, 3 ü bir arada . Allah nazarlardan korusun. Onların karşısına hep iyi insanlar çıkarsın. (amin)
Neyse ben daha fazla duygusala bağlamadan diğer doğum günleri postlarında yaptığım gibi doğum günü menüsünüde yazayım!

13 Yaş Doğum Günü Menüsü

  • Yaprak sarması
  • Mantar kurabiye
  • Elmalı kurabiye
  • Cocostar kurabiye
  • Patates salatası
  • Poğça
  • Sigara böreği
  • Mısır patlatması
  • Ve yine kendi yaptığım yaş pasta
13 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI

Dilerim yeni yaşında mutlulukların en güzelini yaşar, başarı merdivenlerini rahatlıkla tırmanırsın ve dilerim yüzün hep güler, neşeni hiç yitirmezsin. Canim oglum İyi ki doğdun. 🎂

13 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI

Oğluma önce mumu üfletip, daha sonra yiyecekleri tüm çocuklara ikram ettikten sonra babası ile ben onları evde yalnız bırakıp gittip, böylece gerçekten de kendi aralarında istedikleri gibi bir kutlama olmuş oldu. Aslında bir çocuğu mutlu etmek işte bu kadar kolay. 5-10 balon bir pasta ve sevdiği arkadaşları yanında olsun. "Annecim çok teşekkür ederim, çok güzel bir doğum günüydü" diye diye geceyi bitirdik... Ertesi gün sabah okula gitmeden öce yine aynı şekilde bana teşekkür edip, boynuma sarılıp öyle gitti...

Bu arada mum üflenirken halini videoya çekmiştik. Onuda youtene kanalıma yükledim. Buradan izleyebilirsiniz. Bu arada arkadaşlar aşk olsun aranızda halen kanalıma abone olmayan çok kişi var. :(



Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

20 Nisan 2019 Cumartesi

MİRAY SU'NUN 2 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI (KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ TEMALI)

Canım kızım Miray'ım 2 yaşına çarşamba günü girdi! Dünyalar tatlısı kızım tıp ki abileri gibi büyük bir hızla büyümekte.
Bu yılki Doğum günü konsepti Kırmızı başlıklı kızdı!...

 2 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI (KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ TEMALI)

Bu konsept seçimini kırmızı başlıklı kız elbisesi hediye gelince karar verdim. Yani anlayacağınız konsept tamamen elbiseye uyarlandı. :)
Pelerini ise ben diktim. Allahtan azda olsa elimden dikiş geliyorda bu tarz kutlama kostümlerini hemen kendim düşündüğüm şekilde dikebiliyorum.


 2 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI (KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ TEMALI)

2 Yaş Doğum günü Menüsü

  • Yaş pasta
  • Mısır patlatması
  • Patates salatası
  • Cup kek
  • Bisküvili rulo pasta
  • Islak kek
  • Mantar kurabiye
  • Hindistan kurabiye
  • Çörek otlu kurabiye
  • Yaprak sarması
  • Ispanaklı Börek
Yine Pasta dahil masadaki her şeyi kendim hazırladım. Yine günler öncesinden hazırlıklara başlayarak tamamladım. Çok şükür ki istediğim gibi bir doğum günü oldu. Allah'ın izni ile sağlığım elverdikçe her sene aynı şekilde farklı konseptler halinde kızımın doğum gününü de kutlamayı düşünüyorum.

 2 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI (KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ TEMALI)

Canım kızım baban ile benim nazlı prensesimiz sen hep bu şekilde yanı başımızda bizim kollarımızın arasında güvenle yaşa. Rabbim seni kötü niyetli insanlardan korusun... (amin)

 2 YAŞ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI (KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ TEMALI)

Ve son olarak 5 kişilik ailem. Benim yaşama neşem, sevincim herşeyim olan ailem. Allah sizlerin acısını bana yaşatmasın!
Bir doğum gününü daha böylece bitirdik. Sırada ilk göz ağrım Emir'imin doğum günü var. Evimizin abisinin doğum günü hazırlığına başlasam iyi olacak. Bakalım onun doğum günü nasıl olacak? Takipte kalın. Yakında onuda paylaşacağım. Bu arada alttaki ve sayfanın yanındaki sosyal medya hesaplarından beni takip ederseniz. Daha fazla paylaşım görebilirsiniz....

Amatörce çekilip, hazırlanan doğum günü videosu kanalımda isterseniz buradan izleyebilirsiniz. Tabi kanalımada abone olursanız mutlu olurum ;)

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

29 Mart 2019 Cuma

TANIŞMA YIL DÖNÜMÜ (15. YIL)

Tekrardan merhabalar okurlar; devamlı olarak yazdığım üzere burası benim sanal günlüğüm hayatımda özel günleri, saatleri, dakikaları hatta anları paylaşmayı çok seviyorum. Sanki hayat kumbaramdan birikim yapıyormuşum gibi geliyor. Hani bazı günler vardırya o günü saklamak istersin. O anı hiç unutmamak için; arada çıkarıp, o anı sevip, koklayıp tekrar kaldırmak istersin ya işte öyle günleri ben buraya kaydediyorum. Arada açıp, o günleri tekrar hatırlayıp, maziye yolculuk yapıyorum. Bence çok güzel sizde yapsanıza!...  ;)

tanışma yıl dönümü kutlaması

27 Mart bizim eşimle lk tanışma, sevgili olma günümüzdü. Dile kolay koskocam 15 yıl geçmiş üzerinden; halbuki o günleri konuşurken sanki dün gibi halen heyecanlanıp, mutlu olurum. Ama rakamlara bakınca bir bakıyorsun ki; üstünden o günlerin tam 15 yıl geçmiş. 

Ben bu yılda o gün işim yoğun olduğu için masa hazırlayamadım. Ama hemen en lezzetlisi ve en basitinden bisküvili pasta yapıp, mumumuzu birlikte üfledik. İnşallah bu şekilde yan yana nice çok mumlar üfleriz... (amin)

Diğer tanışma yıl dönümü yazılarımız için tık tık.

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

26 Mart 2019 Salı

SLEEPY KÜLOT BEZ DENEMEMİZ

Merhabalar sevgili blog okurları, bugün sizlere geçen cumartesi günü gelen sleepybebeklerkulubünden gelen külot bez hakkındaki yorumlarımı paylaşmaya geldim. Ürün elime ulaşınca kocaman paketi ve içeriğine bayıldım. Hatta kızımla hemen bir konsept belirleyip fotoğraflar dahi çektik. ;)
 Kızımın cildi çok hassas olduğu için öyle kokulu bezler pek ona göre değil. Hemen pişik yapıyordu. O sebepten bez alış verişinde önceliğim saf olması, kokusuz olması, naturel olması oluyor.

sleepy külot bez yorumu

Kızım 2 yaşına yaklaştığı bu dönemde çok hareketlendi. Artık öyle eskisi gibi ''Hadi kızım altını değiştirelim'' deyince; önüme yatıp, bezini değiştirmemi beklemiyor. Ne zaman ki: ''Kızım altını değiştirelim'' dersem hemen köşe bucak kaçıyor. Onu ikna edip, bezini değiştirmek benim için çok zorlu bir süreç olmaya başladı. Bu külot bez sayesinde kızımı yatırmadan ayakta kolay şekilde bezini takıyor olmam benim için büyük kolaylık...

Seleepy naturel külot bez Türkiye'de ilk ve tek. Doğal bambudan elde edilen emici liflere ve saf suyla dokunmuş yumuşacık liflere sahip. Islaklık göstergesi mevcut. Paraben, losyon, parfüm ve renklendirici bile içermeyen iç yüzeyi var. Anneler için bez değişimi rahatlığı ve bezin yan bantlarından rahatsız olan bebekler için de konfor ve rahatlık sağlıyor. Kıpır kıpır bebekler için tasarlanmış muhteşem bir ürün. 6 numaraya kadar var. Üstelik helal ve vegan sertifikası da bulunuyor.

Ben bebekleri benim kızım gibi kıpır kıpır olan annelere sleepy naturel külot bezi öneririm Bu bez sayesinde artık bez değiştirmek çok kolay; yan bantlarından yırtıldığında kolayca açılıyor ve sert bantlarının olmaması bebekler için rahatlık sağlıyor.6 numaraya kadar üretilmesi çok iyi bez bırakma sürecine kadar artık #sleepykülotbez yanımızda 😊

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

19 Mart 2019 Salı

Bayat ekmekli yeşil mercimek köftesi tarifi

 Merhabalar arkadaşlar bloğumun taslağında uzun süredir bekleyen bir tarif ile geldim bugün... Bayat ekmekli yeşil mercimek köftesi tarifi! Biliyorum ki aranızda bazı takipçilerim benim bayat ekmekli tariflerimi yapıyor, hatta çok beğeniyorsunuz. Eee o zaman bunuda yapın. Hatta bunu sadece bayat ekmekleri değerlendirmek için değil. Vejeteryanlarda yapabilir. Çünkü yeşil mercimek et yemeyen kişilere çok güzel bir alternatif.
Bayat ekmekli yeşil mercimek köftesi nasıl yapılır?

Bayat ekmekli yeşil mercimek köftesi malzemeleri

  • 1 su bardağı yeşil mercimek
  • 2, 5 su bardağı su (mercimeği haşlamak için)
  • 1 yumurta
  • 1 adet soğan (rendelenmiş)
  • 1 büyük diş sarımsak (rendelenmiş)
  • 2 yemek kaşığı bayat ekmek kırığı
  • Bir avuç kıyılmış maydanoz
  • 1 çay kaşığı tuz
  • 1 çay kaşığı karabiber
  • 1 çay kaşığı kimyon

Kızartmak için; 

  • 3/4 su bardağı sıvı yağ (1 su parmağından iki parmak eksik)


Bayat ekmekli yeşil mercimek köftesi nasıl yapılır?


Yeşil mercimekler diri kalacak şekilde suda haşlanır ( koyduğunuz su kaynar olmasın). Kaynamaya başladıktan sonra (10 DK) daha kaynatmanız yeterli.  Mercimekleri süzelim ve 5 dk soğumaya bırakalım. Soğuyan mercimeklerimizi robotta kum haline gelecek şekilde çekelim. 

Bayat ekmekli yeşil mercimek köftesi nasıl yapılır?


Çekmiş olduğumuz mercimeklerin üzerine yumurtamızı, kıyılmış maydanozu, soğan ve sarımsak rendesini, bayat ekmek kırığını ve baharatlarımızı ekleyelim. Güzelce yoğurarak malzemeleri birbirine yedirelim. Yoğurmuş olduğumuz harca köfte şeklini verelim. Ve kızgın yağda arkalı önlü kızartalım.

Yapacak olanlara şimdiden kolay gelsin ve afiyetler olsun...


Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım