29 Ağustos 2018 Çarşamba

BOLU YEDİ GÖLLER GEZİSİ

Yedi göller; Dağların ortasında bir yer, adete bir cennet. Zorlu yolların ardına konumlanmış, sanki 'beni gerçekten görmek isteyenler bu zorlu yoldan geçerek bana ulaşsın' der gibi...

BOLU YEDİ GÖLLER GEZİSİ

Yedigöller adından da anlaşılacağı üzere 7 tane göl ve gölleri çevrelemiş müthiş ormanlardan oluşmakta. Yukarıdaki fotoğraf karesindeki göl büyük göl olarak bilinen; göllerin en büyüğüdür.
Bu gölün 3-4 yerinde bizim fotoğraf çekindiğimiz yer gibi seyir terası var.
Bu terastan gölü izleyip, fotoğraflar çekebilirsiniz.

Hatta bu 7 göller ile ilgili birde efsane varmış. Efsaneye göre birbirine aşık 7 çifti barındırırmış bu göller.

Rivayete göre bu çiftler imkansız aşkları nedeniyle vatanlarından sürülerek bu yedi gölün çevresinde kalmaya karar vermişler. Büyük gölü en yaşlı çift, küçük gölü ise en genç çift almış.

BOLU YEDİ GÖLLER GEZİSİ

Saz çalan damadın olduğu çift sazlı gölü, en nazlı gelinin olduğu çift ise nazlı gölü almış.

Nazlı gölde pis bir koku vardı. O sebepten biz o gölü sadece şöyle bir gezip, dilek çeşmesi ve şelaleye doğru yürüdük. Dilek çeşmesinin yolu biraz engebeli bir yol olduğu için Miray ile yürümekte iyice zorlandık. Ancak herne kadar  şelalesi beklentimizden küçük dahi olsa o şırıl şırıl akan su sesini duyarak dilek çeşmesinden dilek tutup, su içmek tüm yorgunluğumuza değdi doğrusu. Videoda geniş şekilde var...



BOLU YEDİ GÖLLER GEZİSİ
İnce gölü yolculuktan bitap düşen damadın çifti almış.
Serin gölü dili damağına yapışmış çift almış.

Serin göl tahta bir köprü üzerinden geçip, etrafı koca köklü ağaçlar ile kaplı bir yerde olduğu için gerçekten de yakıcı güneşi engellediği için hafif bir esinti. Var. Burada durup, soluklanmak çok iyi geliyor.


BOLU YEDİ GÖLLER GEZİSİ

Derin göl ise yüzme bilmeyen aşıklar kalmış. Ama bilmezlermiş adının Derin göl olduğunu... Kıyıda başlayan hayatları yavaşça göle doğru geçmiş. Bir gün gelin çok derine gitmiş bunu gören damatta arkasından... Diğer aşıklarda bir daha görememiş onları, derin su aşıkları içine çekmiş. Sonraki gecelerde diğer aşıklar baktıklarında hep görmüşler silüetlerini aşıkların. Derin göle yaklaştığınızda duyduğumuz o güzel ses ve bulanık şekiller aşıkların şekilleriymiş. Hala kalbinde aşk taşıyanların bu sesleri duydukları söylenir..

Evet rivayet  bu şekilde ancak biz gölün üzerindeki bulanıkları gördük. Ama ses olarak derin göl kenarında kamp yapmış kampçıların sohbet ve seslerinden başka ses duyamadık. :( Acaba kalbimizde aşk taşımıyor muyuz ki?


Zorlu yolu gözümüzü korkuttuğu için en kısa sürede belki tekrar gidemeyiz. Ancak ilerleyen yıllarda özellikle kızım büyüdükten sonra onunla tekrar gidip, bu gölleri efsaneyi anlatarak gezmek isterim.


Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

15 Ağustos 2018 Çarşamba

BOLU ABANT GÖLÜ GEZİSİ

Bolu dağını; İstanbul'a giderken görmüş ve hayran kalmıştık...
Yedi göller ve Abant gölü çok övülünce bu seneki tatilimizi bizde buraları görmek için ayarladık. İlk olarak Ankara'dan Nallıhan üzerinden Abant'a gittik ( Nallıhan'da da çok güzel bir kuş cenneti var. Ancak içine gezemediğimiz için o yazısı şimdilik erteliyorum. Bir ara sadece orayı görmek için gideceğiz. O zaman buraya yazarım)
BOLU ABANT GÖLÜ GEZİSİ

Abant-Ankara arası yaklaşık 230 km ve aşağı yukarı 3 saat sürede gidiliyor.  Yolları ağaçlar ile kaplı güzel bir görsel şölen olduğu için yolu insanı hiç sıkmıyor.

Abant Gölü’nün uzunluğu yaklaşık 900 m. kadar, en derin yeri ise 18 metre. Denizden yüksekliği 1.328 metreyi bulan, bu 1,5 km′den az bir alanı kaplayan küçük bir tatlı su gölünün kuzeybatı bölümü yarı bataklık halde. Bu yüzden nadir özellikteki sarı ve beyaz nilüfer çiçekleriyle kaplı ve bu benzersiz bitki örtüsü onu özel kılıyor. Bu yüzden Abant Gölü ve çevresi Milli Park statüsünde bulunuyor.
BOLU ABANT GÖLÜ GEZİSİ


Abant ve çevresi Milli Parklar Müdürlüğü’ne bağlı olduğundan parka giriş ücretli. Abant Tabiat Parkı‘na giriş yaptıktan sonra arabanızı hemen girişteki otoparka bırakabiliyorsunuz. Dileyenler için göl çevresinde tur yapmak için farklı seçenekler var. İsteyene bisiklet, isteyene at, isteyen ise faytonlar ile gezebilir..
Biz çocuklar ile biraz gölün etrafında yürüyüş yaptıktan sonra çocukların isteği üzerine faytona bindik.

BOLU ABANT GÖLÜ GEZİSİ


Böylece ilk fayton tecrübesinide edinmiş olduk. Çok eğlenceliydi. Bence sizlerde bizim gibi ailecek gittiğyseniz fayton ile gezin. Böylece gölün etrafını hiç yorulmadan gayet güzel şekilde gezmiş oluyorsunuz. 

Abant gölü gezisinde yolları, yürüyüşümüzü hatta fayton gezimizi çektiğimiz videoları düzenleyip yükledim. Dlerseniz sizlerde izleyebilirsiniz. Videoyu buraya bırakıyorum. 😍




Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım

1 Ağustos 2018 Çarşamba

İNGİLİZ CASUSUNUN İTİRAFLARI KİTAP YORUMU

Yazar: M.Sıddık Gümüş

Sayfa Sayısı: 128

Yayın Evi: Hakikat Kitabevi

İNGİLİZ CASUSUNUN İTİRAFLARI KİTAP YORUMU

İngiliz casusunun itirafları; Kitap 3 bölümden oluşmakta. Birinci bölümde  Hemper isminde bir İngiliz misyonerinin, İngiliz sömürge nezareti emri ile Mısır, Irak, İran, Hicaz Ve İstanbul'daki casusluk faaliyetlerini anlatmaktadır. İslamı İstanbul'da öğrenen casus, Bağdat'a İslamın zayıf noktalarını bulmak için gönderiliyor. Casus Sapık düşüncelerini, aldattığı zayıf imanlı bir Müslümanla yaymaya başlıyor. Ve yeni fırka kurmaya ikna ettiği zatla İngilizlerin İslam'ı kökten yok etmek adına yazdığı planlarının sadece birini uygulamaya koyabiliyor.

İkinci bölümde ise; Kitap bozuk düşünceleri yazarken aynı zamanda bu düşüncelerin yanlışlığını ispat ederek ilerliyor.( Sevdiğim bir kısmı da açıklamalar ve kaynak olarak belirttiği kitaplardı.) İslam dini adına da bir çok şey öğrendiğimi söyleyebilirim. Kısa bir kitaptı lakin dili biraz daha hafifletilebilirdi diye düşünüyorum. 

Üçüncü bölümde ise; verilmek istenenler sonlara doğru karışsa da mesaj çok netti. İngilizlerin İslam üzerine planları detaylıca maddeler halinde mevcuttu. Dinimiz üzerine yapılan tahribatlar hakkında daha detaylı bir tespit yapmak isteyenlerin okumasını tavsiye ederim.

Ne varsa eskilerde der ve eskilerin söylediği bir söz olan ''Sahte doktor insanı hayatından ettiği gibi sahte hoca da insanı dininden, imanından eder'' Aklıma gelir. Zaten günümüzde de elini sallasan sahte hocaya çarpıyorsun. Bu sahte hocalar yüzünden sanki inançlı imanlı kişiler düzenbaz, sahtekarmış gibi algılanıp, suçu İslama atıyorlar. Halbuki suçu İslamiyette değil, kendilerinde aramaları lazım!..

Yüce Allah"Gönderdiğim nimetlerin kıymetini bilir, şükrünü yaparsınız, nimetlerimi artırırım. Şükrünü yapmazsanız elinizden alır, şiddetli azab ederim" buyurur.😐

Bana Ulaşabileceğiniz Diğer Sosyal Hesaplarım