28 Şubat 2015 Cumartesi

DAVINCI'NİN ŞİFRESİ KİTAP YORUMU

Yazar: Dan Brown

Çeviri: Petek Demir

Sayfa Sayısı: 495

Baskı Yılı: 2004

Yayın Evi: Altın kitaplar


Dan Brown 'ın ilk okuduğum kitabı olan Davincinin şifresi kitabını büyük bir zevkle, şifrenin ne olduğunu, nasıl bir sonuca ulaşılacağını merak ederek okudum. O sebepten son zamanlarda okuduğum en güzel ve de sürükleyici bir poliyise romanı idi...

Kitap, ilk olarak Louvre müzesi müdürü olan Jasqes Sauniere'nin öldürülmesi ile başlıyor. Öldürüldüğü akşam Sauniere, simge bilimci olan Robert Langdon ile buluşacağı randevu defterinde yer alması ve ayrıca müdür ölmeden önce kendi kanı ile onun ismini de sırf torununa onunla iş birliği yapmasını anlatmak için verdiği şifre sonucu, müdürün cinayeti ile simge bilimci Robert suçlanıyor. 

Sauniere'nin torunu Sophie ''büyük babasının ona anlatmak istediği bir sır olduğu, ve o sırrı çözerken yanında Robert Langdon da olmasını istediği için ismini yazdığını'' düşündüğü için simge bilimci ile iş birliği yaparak büyük babasının cinayeti arkasında ki sırrı çözmeye başlıyorlar.

Sauniere büyük bir tarikatın son üyesi olduğu içini aktarılması gereken, büyük bir sırrı vardır. Bu sırrını torununa aktarmak için şifreler kullanır. Sophie ve Robert Langdon bu sırrı çözmek ile uğraşırken, Robert bu işle yakından ilgili düşündüğü bir kişiden yardım almak için Sophie ile onun evine giderler. Ama kitabın sonunda anlaşılır ki o yardım aldıkları kişi aslında kutsal kasenin peşinde olan kişiymiş.

Başarlı yazar Dan Brown, Davinci'nin meşhur eserlerin de İsa ile ilgili tarihi sırlar hakkında ip uçları bıraktığına değiniyor. Davinci'nin son akşam yemeği atlı meşhur bir eserinde yer alan İsa'nın yanında oturan kişinin aslında Magdalalı Meryem olduğunu söylüyor. Bu resim ile de anlaşıldığına göre Hristiyanlar için kutsal sayılan, kutsal kase aslında bir dişiyi gösterdiği vurgulanıyor. 

Olaylar simge bilimci Robert Langdon ve Sophie etrafında dönüyor. Bu kişiler  çarpıcı zekaları ile küçük ayrıntıları fark etmesi sayesinde tek tek bütün sırları çözmeye başlarlar. Kitabın sonunda Sophie Magdalalı Meryem'in soyundan geldiğini ve bir büyük annesi olduğu ortaya çıkıyor.

Bulmaca çözmekten hoşlanan ve ayrıca polisiye tarzı romanları okumaktan zevk alan kişilere öneririm. Çok akıcı vede sürükleyici bir kitaptı. O sebepten bu kitabı büyük bir zevk alarak  okursunuz...



Hoşça kalın.

2 yorum:

  1. Robert Langdon bayılıyorum. Bukitabı kahvaltı masası dahil bırakmadan okumuşrum. Gerçi son kitabı aldım ama hala okuyamadım =) Bir arkadaşım kardeşi arka kapağını yırtınca resmen hevesim kaçtı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kitabı bir okumaya başlayınca hakikaten elinden bırakmak imkansız. İnsan 'acaba ne olacak?' diye merak ederek devamlı okumak istiyor. :) Bence diğer kitabını da oku oda en az bu kitabı kadar güzel...

      Sil