Efe bildiğiniz üzere 1. sınıfa başladı... Oğlum geçen seneki ana okulunda; boyamada yapar, noktaların üzerinden de geçerdi. Tamam çok değil, çabuk sıkılırdı ama en azından yapar daha doğrusu yapma gayretinde bulunurdu. Ama son iki gündür Efe de bir kendini boşlama, bir isteksizlik gitmekte. Öğretmenine ''Efe bugün nasıldı?'' diye sorduğumda bana:
-Efe verdiğim şeyleri yapmıyor eline kalemi alıp sağına soluna bakıyor oyalanıyor. Yanına gidipte ''hadi Efe sen yaparsın biraz hızlı ol, verdiğim kağıdın üzerindeki noktaların üstünden git'' dediğimde de hemen iki dakikada hızlıca gidip sonrada boyama işlemlerini de karalayıp bana getiriyor. Ama zeka konusunda hiçbir problem yok matematik sorduğumda yada zeka oyunları sorduğumda hemen cevaplıyor... Dedi.
Ben tabi zekasının iyi olduğuna sevinsem mi yoksa doğru düzgün şekilde çizip boyamak yerine karaladığı için üzülsem mi bilemeden, çocukları da alıp eve geldim...
Evde yemek yeme, çizgi film faslı bittikten sonra Emir ev ödevlerinin başına oturdu anlamadığını bana soruyor filan, iyi gayet güzel, bir yandan da Efe'yi izliyorum acaba oda ev ödevlerini çıkaracak mı diye. Bir baktım ki bizim ki önce çantasına yöneldi sevindim. Ohhh!. Oğlum ödevlerini yapacak, okulda da sıkıldığı için karalamış olsa gerek. Yoksa kuzum yapardı. O bu tarz şeyleri ana okulunda yapmış çocuk, neden şimdi yapmasın ki diye içten içten geçirip seviniyorum. ;)
Sonra birde baktım ki bizimki fasulyelerini çıkardı. Onlarla şekiller yapıp bozuyor. Seslenmedim, biraz oynasın sonra yaparız daha vakit var diye..
Aradan bir 10 dakika geçti Efe halen fasulyeler ile oynuyor, Ödevlerini unuttu herhalde diye düşünerek ''Oğlum hadi ödevlerini yap, bak abin bitirmek üzere''
Efe: Sonra yapacağım...
Ben: tamam, hadi biraz daha oyna... Yine yaklaşık 10 dakika geçti.
Ben yine: Efe hani ödevlerin nerede getir de bakayım...
Efe:Yok şimdi değil biraz çizgi film izlemek istiyorum sonra, bu arada Emir ödevlerini bitirdi. Çocukta doğal olaraktan ''Anne çizgi film izlemek istiyorum'' diyor...
Ben: İyi tamam bir yarım saat birlikte izleyin sonra sen hikaye okuyacaksın, sende ödevlerini yapacaksın diye şart koydum. İkisi de '' Tamam'' dedi...
Aradan yarım saat geçti ben yine Efe'ye seslendim:Oğlum hadi ödevlerini getirde birlikte yapalım.
Efe: Yaaaaa şimdi yapmak istemiyorum diye mızmızlanmaya başladı. Benim şarteller attı bir anda sinirlenip:
-Çabuk ödevlerini getir yoksa bir daha çizgi film izletmem diyerek hemen televizyonu kapattım. Emir hikaye kitabını alıp bir köşeye çekilip kitap okumaya başladı. Efe oflaya puflaya çantasını yanıma getirip. İçindeki ödevleri çıkardı.
Ben: Hadi al kalemi eline bu noktaların üzerinden geç.
Efe:çişim geldi diyerek elindeki alemi fırlatıp tuvalete koştu.
Sonra sallana sallana geldi. Yine eline kalemi alıp çizgi çalışmasını yapmak için, iki çizgi attı atmadı bu seferde elindeki boya kalemleri ile arabacılık oynamaya başladı. Ben yine alttan alıp, sakin olmaya çalışıyorum. Hadi oğlum şu çizgi çalışmanı yap boyama kısmına geldiğin zaman biraz ara vereceğiz o zaman oynarsın. Efe yine bir heyecanlanıyor eline kalem alıp yine iki çizik atıyor, sonra yine kalemi bırakıp bu sefer bana:
-Sen bana bakma, ben kendim yapacağım.
Ben: Tamam oldu diyerek yanından ayrıldım. :) Zaten bu durumda benim canıma minnet işimi gücümü yaparım diye.. Sonra aradan ne kadar zaman geçti hatırlamıyorum ama bu çocuk ne yaptı diyerek yanına gidince birde ne göreyim. Bizim ki ben gittiğimden beri kağıdın üzerine bir çizik dahi atmamış elinde kalem silgisinin üzerini karalayıp, silgisini dürtmek ile meşgul...
Ben iyice sinirlendim. ''Heyyt yeter artık bebe, iki saattir bir ödevi yapamadın. Şimdiye çoktan yapardın. Çabuk yap!...'' diye cırlamaya başladım.
Efe gayet uysal şekilde : Anne çok yorgunum uykum geldi... Hemen saate baktım oda ne saat daha 19.00. bu çocuğu ben normalde 22.00 da zor uyuturum. Bu saatte kesinlikle yatmaz. İyi neyse öyle olsun dedim ve bıraktım hadi yat diye..
Paşam hemen koltuğun üzerine yatmış bana sesleniyor: Anne yatana kadar çizgi film izlesem mi diye?
O sırada benim aklım yine yerinden oynadı masanın üzerindeki fotokobi kağıdını alıp çocuğa yedirsem mi ki? Yok yok en iyisi mi çantasını alıp sokağa atayım da görsün diye...İçimden saçma sapan düşünceler geçirmeye başladım... :(
Sonra sakinleşmek için ''la havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim'' diyerek sakinleştim. Ve:
-Hadi çabuk uyuyacaksan uyu yoksa çizgi film filan yok, ödevini yap. Dedim...
Ben bunu dedikten sonra eline kitabını aldı ve arkasını döndü. Bir 5 dakika geçti ya geçmedi yanına gidip baktığımda gördüm ki bizim Efe sırf ödev yapmamak için. normalde hiç uyumadığı saatte 19.00 da uyudu. Üstelik bu uyku ile hiç kalkmadan sabaha kadar yattı...
Hey Allah'ım sen nelere kadirsin. Bir çocuk sırf ödev yapmamak için erkenden uyur muymuş? Uyurmuş uyurmuş bunu ikinci çocukta öğrendim... Bakalım bu sıpa sayesinde daha neler öğreneceğiz. :( Emir de görmediğim cinlikleri vede zorlukları bunda görüyorum.. :( Allah'ım sen bana sabır vede dayanma gücü ver...;(
Hoşça kalın.
Erken basladigi icin cok normal.bence yol yakinken kararinizdan vazgecin . bunu neden cok rahat soyluyorum cunku bende gecen sene oglumu erken gondermistim ,baktim olmuyor geri aldim. Bu karari vermek kolay olmadi tabi ama o zaman iyi ki riskleri goze alip boyle yapmisiz. Sonra unutulup gidiyor inanin..okul kavramindan erkenden sogumasin. Ayrica bu zeka kapasiteyle falan kesinlikle alakali degil. Kendimde ogretmenim , yedi yasindaki cocugun yaptigini alti besbucuk yasindaki yapamaz, olay bu kadar basit. Gec kalmis sayilmazsiniz, karar sizin tabi...
YanıtlaSilRana
Evet,Rana haklı bence.Erken olduğu için olabilir bu mızmızlanmalar.Belki henüz hazır değildir? Sen biraz anlayışlı davranıp kararından vazgeç.Bak o zaman tıpış tıpış gidecek okula. :)
YanıtlaSil