30 Temmuz 2012 Pazartesi

SADAKA ÖMRÜ UZATIR

Allah rızası için yapılan, maddi ve manevi her iyiliğe, sadaka denir. Şeytan verdirmek istemese de sadaka verilmelidir. 
Bir ayet-i kerime meali şöyledir:(Şeytan, fakirleşirsiniz diye korkutup, size cimriliği, çirkin şeyleri emreder, sadaka verdirmek istemez. Allah ise kendi lütfundan size mağfiret ve bol nimet vadediyor. Allah'ın ihsanı geniştir, her şeyi hakkıyla bilendir.) [Bekara 268]

Sadaka özellikle bu mübarek aylarda vermek daha çok sevaptır. O sebepten sevgili arkadaşlar elimizden geldiği kadar sadaka vermeye önem gösterelim. Çünkü biz bir veririz Allah bize daha fazlasını kazanmayı nasip eder. Size eşimin cuma hutbesinde öğrendiği bir hikayeyi anlatmak istiyorum. Çünkü eşim bana bunu anlatınca tüylerim diken diken oldu, gerçekten de çok güzel vede içinde gizli mesajlar olan bir hikaye.

....
'Peygamber efendimiz bir çiftin nikahını kıymış, nikahı kıydıktan sonra Cebrail tarafından bir bilgi gelmiş ki o nikahı kıyılan delikanlı bu gece zehirlenerek ölecek. Peygamber efendimiz buna tabiki çok üzülmüş ama sonuçta bundada vardır bir hikmet Allahın emrine sual olunmaz diyerek kendini teselli etmiş.

Ertesi gün sabah namazında o delikanlıyı cemaatin içinde görmüş ve çok şaşırmış acaba neden zehirlenmedi diyerek. Namaz bitiminde genci yanına çağırmış, tabiki gence direk olarak sen bu gece ölecektin neden ölmedin diye söylemek olmayacağı için ona demiş ki: 
-Ben bugün senin evine uğrayacağım ben evine gelene kadar eşinende söyle hiçbir şeye dokunmasın demiş..
Gençte tamam diyerek evine gidip eşine olayı anlatmış ve birlikte hiçbir şeye dokunmadan Peygamber A.S mi beklemeye başlamışlar.

Allah'ın Resulü yanında sahabeler ile eve gelmiş, yatak odasına girip yastığın altını kaldırmış birde ne görsünler yastığın altında koskoca bir kara yılan yuvarlanmış duruyor. Peygamber Efendimiz yılana sormuş burda ne işin var diyerek. Yılan dile gelmiş ve Peygamber Efendimize demiş ki:
-Allah'ü Teala bana dün gece bu delikanlıyı sokup zehirlememi emretmişti. Bende onun emrini yerine getirmek için buraya gelip onları bekliyordum. Onlar gelince tam görevimi yerine getirecektim ki kapı çaldı ve kapıda bir dilenci, onlarda o gecenin sevincine evde olan baklavayı tepsisi ile o dilenciye verince bana bir felç indi hareket edemedim olduğum yerde öylece kalakaldım demiş.

Bunu duyunca Peygamber Efendimiz parmağını kaldırarak demiş ki sadaka ömrü uzatır,  belayı vede musibeti defeder demiş.'

Ben bu hikayeyi duyunca sadakaya daha bir başka bakmaya başladım. Ne demişler ne verirsen elinle oda gider seninle demek ki dostlar elimizden geldiği kadar etrafımızdaki fakir kimselere yardım edelim bunu yapmak bize bir şey kaybetmez aksine birçok şey kazandırır bunu bilerek hareket edersek kazanan biz oluruz.

Benden bu günlük bu kadar şimdiden hepinize hayırlı iftarlar.

0 comments: